Hani düşen melekler vardır ya kısa ömrü boyunca; çok hüzünlüdürler. kanatları kırılmış yarı çıplak bedenlerini kaldıramayacak kadar aciz... dizlerini göğüslerine çekmiş olmayan şeylere bakan, gelmeyen şeyleri bekleyen... bilmiyorum kim uydurdu bunu ama her kimse olayı biraz fazla duygusal "aktarmış"
Birçok sebep var düşmek için ama ben yalnızca benimkini anlatabilirim size; delik deşik olmus asfaltta önüme bakmadan yürüyünce ayağımı burkup sağa doğru devrilmek suretiyle düştüm. o düşerkenki 'ay aman düşüyorum galiba, tutun bi yere!' hali var ya, özlemişim onu
Çocukken olsa kalkıp oynamaya devam ederdim, sokaktan
eve girerken huysuzlanan, avmlerde ya da evde tek başına büyümemis şanslı çocuklardandım
çünkü.
Ama düştükten sonra etrafına daha dikkatli
bakınma, ayağı takılsa tedirgin olma hali hayalkırıklığına uğratmadi değil. küçükken düştükten sonra koşup oynamaktan
vazgeçmeyen ben şimdi korkarak yürüyünce içim bi garip
olmadı değil hani.
Denildiği gibi düşmek bile özleniyormuş....Ha bi de diğer yandan ağrıyan ayak ve kanayan
dizi, yırtılmış yeni pantolonu gördükten sonra bile
hala -kendi de dahil- her düşene gülen bi çocuk kalmış içimde
"Düşmek, daha önce bulunduğun kafa seviyesinden
asağıya inmek
demektir" demişti hocam kulakları çınlasın.....
Ewet düşmek arkasından kalkmayı gerektirir. düşme eylemi hasarsız,
kazasız belasız gerçekleşmez. dizin kanamasada, şişmese de acır, elinin
derisi yüzülmese de sızlar. her düşüş acı verir
Kimi zaman dibe vuruşların kimi zaman duyguların ya da özetle karmaşanın zirvesidir. bir genelgeçerlilik varsa, o da hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağıdır
Kimi zaman dibe vuruşların kimi zaman duyguların ya da özetle karmaşanın zirvesidir. bir genelgeçerlilik varsa, o da hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağıdır
Bu noktada aklıma meşguliyetle tedavi
geldi "yoruldukça kaybolur acılar" diyen o güzelim şarkıyı
hatırladım......hayatında puzzle yapacak kadar
sabırlı, kanaviçe işleyecek kadar hamarat
olmayan biri olarak "kitaplık yerleştirme" aşamasını uygulamayı
denedim; bu sebeple yer yer faydasını görürken, yer yer "niçin yapıyordum
ben bunu..?" diye amacımı unutacak kadar delirdiğim, saçmaladığım, ters teptirdiğim tedavi yöntemim oldu
tam etkili olmuyor ama maksat oyalanalım, top(ar)lanalım...
a) yayınevine göre mi
b) yazar ad/soyadlarına göre mi
c) renklerine göre mi
d) bırak dağınık kalsın
Oyalananınca unutursun dememişler mi boşuna..)
YanıtlaSil