In life, unlike chess, the game continues after checkmate.

(Hayatta, satrancın aksine, oyun şah-mattan sonra da devam eder.)

11 Şubat 2016 Perşembe

Felek... Kader... Yazgı...


    Felek... kader... yazgı...

Hepsi aynı kapıya çıkar. farkeden birşey yok. hep alırlar. ve hiç vermezler. sadece alırlar........




Sana verdiğini zannettiklerini sen dişinle tırnağınla kazanırsın aslında. yani minnet etmene hiç gerek yoktur. o yüzden hiçbir zaman kafayı takmadım bunlara, kadere bak demedim, kaderin cilvesi diye düşünmedim.


Ne olduysa oldu dedim. kazandıklarımı, kaybettiklerimi, sildiklerimi kendi hesabıma yazdım. acılarım, üzüntülerim hep benimdi. ben onlarla beraber yalnızdım. deli yüreğim en güzel sevmesini öğrendi hayatta. belki başkasına göre kaderin cilvesi olabilirdi bu özellik ama bence benim yeteneğimdi. sevmek. sevdim mi hep hakkıyla sevdim. Çok sevdim. sığdıramayacak kadar. bedelini ödedimse kendim ödedim. 

Hiçbir zaman da şikayet etmedim aslında. ne genişi, ne geçmişi, ne bugünü, ne de yarını... Hiç pişmanlık duymadım.  Çünkü ben hiç vazgeçmedim, vazgeçmeyi kendime öğretemedim

Biliyorum ki yorulmadan koşan kimse yok bazılarının yorgunluğu para bazılarınınki yalnızlık bazılarınınki ise bilinmezlik... Hepinizin ne kadar muhtaç olduğunuzu biliyorum. Gücünüzün sınırını sakladığınız güçsüzlüğü... Ben sizlerin kendini görmesi için yazıyorum. taşıdığınız yükün belinizi ne kadar büktüğünü aynadan görebilmeniz için. 

Yazdıklarımla ulaştığım "sen" ...işte ben senin için yazıyorum. ezik, asosyal, varoş, fakir, yumuşak olduğunu görebilmen için...


Çünkü tüm korkular acılar  bedenine yüklenen bütün bu yük aslında kendinle yüzleşememenden Oysa her şeyi kabullenip kendini bu beden ve ruhla sevsen belki de bütün yükten kurtulacak ve belki uçabileceksin Daha fazlasını aklına bile gelmeyecek şeyleri yapabileceksin.

Ben , "sen"in için yazdım....
4. CTRL+F yardımıyla

0 yorum:

Yorum Gönder