In life, unlike chess, the game continues after checkmate.

(Hayatta, satrancın aksine, oyun şah-mattan sonra da devam eder.)

25 Mayıs 2016 Çarşamba

Vazgeçmek terketmeyi, Affetmek yok saymayı gerektirir.

   


     Sırt dönülür bir bireye, bir dünyaya, bir evrene: başka bir yere gidilir, ileri değil ama öne bakılır, öne gidilmişlikle değil ama arkaya olan uzaklıkla ölçülür gidişin uzamı.

Gerçekten hiçbir zaman gitmeyi istemeyiz, istenen kalmamaktır, durmamaktır, o halde varolmamaktır, aslında hiçbir şekilde varolmamaktır...
 

Gitmek bu hiçbir şekilde varolamamanın, o dinmek bilmeyen iç sıkıntısının hareket halindeyken hissedilen azlığından beslenir.

Deviniyorken şeyler, izlenimler, duygular ve düşünceler titreşmekte, bir şeyde yoğunlaşma dediğimiz ve en sonunda bu yoğunlaşmadan elde ettiğimiz koca hiçlik bize görünmemektedir

Bu teselliyle gitmelere yelken açarız.
 

Kalınan karada kusturucu bir soğuk ve kuraklık, susuzluk; gidilen ve gitme yolu olarak seçilen denizin ufkunda ise şiddetli ve büyülü fırtınalar vardır.
 

Gitmenin yalancı kurtuluşu bir gelenle, tinin ve varoluşun sonsuz acısını parlatan şimşekle kesilir denizin orta yerinde. 

Yıldırım denizin orta yerine saplanır ve donar, içinde bulunulan ruhun gemisi bu buzdağı benzeri donmuşluğa çarpar. gidiş hiç beklenmeyen acının yeniden dirilişi ile sonuçlanmış, gemi batmaya başlamıştır dibinden su alarak. şimdi gökten gelen, denizde öylece gideni tekrar karaya vurdurmanın sevinci içerisinde bilinçsizce kendisinden geçmektedir. ruh ise kendi gemisiyle birlikte gitmeye, kaçmaya çalıştığı dibe, karaya, toprağa tekrar değmekle kaçtığını ve uzaklaştığını sandığı yere tekrar dönmüştür.
 

O halde bu zamanın geçişi ve mekanın değişimi, bu durmaksızın arkada kalan görüngüler kuşağı ne işe yaramıştır..?  bunca şeyin biçiminin değişmesinden başka bir yere gidişinden sonra bile, ruhun varoluşun başka adalarına doğru yolculuğunun getirdiği bu gidiş eksenli değişimden sonra gene aynı yere gelmek... bu kişinin gitmesinin ve başka şeylerin onun ardından gelmesinin yarattığı delikler, bunlar neyle kapanır...?
 

Sadece kişi gider, ((şeyler aslında hiç gitmez, onlar sadece gelir)) ve sadece şeyler gelir. yaşam sürdüğü sürece bu savaşta kazanan hep nesne olur, yaşam gelmenin terazisinde şekillenir ama ölümle birlikte kişi üstünlüğü ele geçirir ve gidişi hiçbir şekilde kesilemez.
 

Peki ya yaşamında gitmeyi isteyenin içinde bulunduğu çaresizlik, bu ölümle gelen üstünlükle gölgelenebilir mi..?
4. CTRL+F yardımıyla

0 yorum:

Yorum Gönder